Eğitim
Hukuk davalarını açmadan önce belirli hususları mutlaka gözden geçirmeliyiz. Bu aşamada atacağımız herhangi bir yanlış adım maalesef davanın lehimize sonuçlanmasına engel olabilir. Bu kontrol listesini oluşturmak ve doğru adımları takip etmek kadar önemli olan bir diğer husus ise, dava açıldıktan sonra bilirkişi incelemesi sürecinde dikkat etmemiz gerekenlerdir. İki bin dava dosyası ışığında bir bilirkişi gözüyle hukuk dava dosyalarında dikkat edilmesi gerekenler bu içerikte derlendi.
Devamını GösterDava açıldıktan sonra devamını engelleyen ve büyük bir zaman kaybına sebep olan başka bir konu: Görevli Mahkemenin Yanlış Belirlenmesi. Bir diğer konu ise dava dilekçemizin nasıl olması gerektiğidir. Gerek hakimlerin gerekse bilirkişilerin hangi tür dilekçeleri tercih ettikleri hep tartışma konusu olmuştur.
Dilekçemizde mutlaka belirtmemiz gereken bazı hususlar vardır. Dava değeri bunlardan en önemlisidir ancak bununla sınırlı değildir. Özellikle olayın anlatımı sırasında dayanılan delillerin dosyada var olup olmamasına göre dava sürecinin ilerleyişi oldukça değişir. İşin içine bir de yabancı dilde dokümanlar giriyorsa daha farklı bir süreç bizi bekler.
Davayı süresinde açmak. Evet en önemli konudur. Kontrol listesine giren bu hususun dışında dilekçemizin içeriğine dair de dikkat etmemiz gereken noktalar vardır. Atıf yaptığımız kararlardan tutun da dilekçemizdeki talep bölümünün oluşturulmasına kadar olan birçok adım çeşitli sebeplerle büyük önem taşır.
Bir dava dilekçesinde en sık hata yapılan konulardan biri çelişkili taleplerde bulunmaktır. Aslında buna yol açan sebep açıkça bellidir. Bu hatayı yapmamak için atılması gereken bir adım bulunur. Davayı açmadan önce yapılan bir diğer hata ise delil olarak sunulan bir ekin, dilekçede kendisine yer bulmamasıdır. Dava açmadan önce yapılmaması gereken hatalar serisini tamamlarken son bir adımımız daha bulunur: Dilekçeyi son kez okumak.
Uyuşmazlığın tespit edilmesi. Evet, ön inceleme duruşmasında yapılması gereken ancak uygulamada maalesef gerçek anlamda karşılaşamadığımız bir usul işlemi. Bilirkişi aşamasında bu tespitinin yapılmamış olmasının olumsuz sonuçları olabilir. Peki biz avukatlar olarak bu noktada hangi rolü üstlenmeliyiz. En önemli konulardan biri ile devam ediyoruz.
Çok önemli bir delili dosyaya dava açılışı sırasında sunmuş olabiliriz. Peki bu yeterli midir? Olaya sadece usul kuralları açısından bakarsak tabii ki yeterlidir. Ancak uygulamada işler biraz farklı yürür. Dosyanın bilirkişiye incelemesine gitme aşamasında bir avukatın yönlendirici pozisyonda olması, dosyanın teslimi de dahil olmak üzere bazı konularda özellikle titiz davranması gerekir.
Bilirkişiye bakış açısı. Yazdığı rapora karşı kullanılan ifadeler. Ücretinin düşük tutulması beklentisi. Yargılama sürecindeki tüm öznelerin iletişimi kadar önemli olan bir diğer husus avukatlar ve bilirkişiler arasındaki iletişimin belirli bir empati seviyesine ulaşabilmesidir. Uygulamada yapılmaması gereken bazı davranışlar, süreci daha da karmaşık hale getirebiliyor.