Eğitim
Müvekkilinizin yabancı para alacağı olduğunu ve bunu tahsil etmek için tarafınıza başvurduğunu düşünelim. İşte ister icra takibi yoluyla isterseniz de dava yoluyla bu süreci başlattığınızda yapacak olduğunuz herhangi bir hata müvekkilinizi ciddi zararlara uğratabilir. Yabancı para alacakları ile ilgili hukuki çerçeveyi, bu alacağı ilama bağlatmayı, ilamlı veya ilamsız icra takibiyle ile tahsil etme sürecini, yabancı para ipoteği konusundaki önemli ayrıntıları ve konkordato sürecinde olan bir borçlu olması durumunda dikkat edilmesi gerekenleri önemle not etmek gerekiyor.
Devamını GösterYabancı para alacağının talebi noktasında Kanun tarafından seçimlik yetkiler sunulmuştur. Ancak bu seçimlik yetkilerin kullanılması ve sonrasına ilişkin önem detaylar bulunur. Seçimlik yetkilere göre değişen temerrüt faizi bunlardan sadece biridir. Bu ayrıntılar atlanarak takip sürecine girişilmesi geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açabilir.
Yabancı para alacağı için müvekkiliniz adına dava açmak isteyebilirsiniz. İşte açacak olduğunuz bu davada talepleriniz büyük önem teşkil ediyor. Islah kurumunun dahi bazı yanlışları kurtaramadığı bu sürece ilişkin uygulamada merak edilen bazı sorular bu bölümde kendisine cevap buluyor. Yabancı para alacaklarının Tüketici Hakem Heyetine başvurularak tahsil edilmeye çalışılması aşaması ise daha farklı bir detay barındırıyor.
Yabancı para alacaklarının tahsili sürecindeki en önemli adımdır diyebiliriz. Takip başlatılırken dikkat edilmesi gereken birçok nokta bulunur. Seçimlik yetkinin belirlenmesi, takip tutarının nasıl belirtileceği, harca esas değerin belirlenmesi, borca itiraz üzerine itirazın bertarafı ve harç/vekalet ücreti gibi konular oldukça iyi öğrenilmelidir.
Borçlu konkordato sürecinde olabilir. İşte böyle bir durumda alacağın kaydının yapılması noktasında hangi tarihteki kur değerinin esas alınacağı konusu oldukça tartışmalıdır. Yargıtay’ın bu konuda güncel kararları olsa da doktrinde çok fazla sayıda birbirinden farklı görüşler varlığını korumaktadır.